2017’de Berlin’e ilk geldiğimde çok şaşkın olduğumu hatırlıyorum. Ani kararla ailece gelişimiz, ne yapacağımızı, nereden başlayacağımızı bilmiyor oluşumuz… Donanım ve deneyimlerin sıfırlandığı, her şeye sil baştan başlamak zorunda kaldığımız, yani sudan çıkmış balık misali çırpındığımız bir dönem oldu benim için, bizim için, çoğu yeni gelen...
Devamını oku
Berlin’e 2017’de ani bir kararla geldiğimde, en çok hasar alan ve acı veren şey aidiyet duygumun yerle bir olmasıydı. Göç, bir hafta öncesine kadar lugatımda yokken, bir hafta sonra hayatımın gerçeği olmuştu. Dilini bilmediğim, kimseyi tanımadığım, çiçeğini, böceğini, ağacını, hatta kaldırım taşını dahi yabancı addettiğim, içselleştiremediğim,...
Devamını oku
Berlin’e geldiğimde burası benim için keşfedilmeyi bekleyen yepyeni bir dünyaydı. Bir yandan iyi bir hayatın temellerini atma arzusu ile gördüğüm, duyduğum, dokunduğum her şeyi belleğime çekme arzusu vardı içimde, bir yandan da ilk kez Türkiye dışına çıkmanın verdiği tedirginlik… Bu duygularla tanıştım Puduhepa ile. Ev arkadaşımın kolumdan...
Devamını oku
Ben çok şanslıyım; 18 yıl İstanbul’da yaşayıp Almanya’ya ikinci kez göç ettikten iki hafta sonra Puduhepa ile tanıştım. Alman vatandaşı olmama, dili bilmeme rağmen bu ikinci göç oldukça zordu. Puduhepa’nın güzel kadınları olmasa bu ilk yıl asla bu kadar kolay geçmezdi. Birbirine bu entegrasyon sürecinde her konuda danışmanlık yapan, bulduğu...
Devamını oku
Puduhepa, bilinçli ve duygulu bir kadın örgütlenmesidir. Bu biraz da benim hikayem aslında. Bir kadın, başka bir ülkede, başka bir şehirde onun gibi hisseden diğer kadınları kaç günde bulabilir? 1 ay ya da en kısa 15 günde mi? Ben 4 günde buldum. Berlin’e yerleşmemizin dördüncü gününde İstanbul’dan, Ankara’dan, hatta Isparta’dan tanıdığım,...
Devamını oku